20 Nisan 2007 Cuma

Küreselleşme ve Esnafımız


Günümüz dünyasında, küreselleşmenin de etkisi ile bir kırılma meydana gelmiş ve insanlar alım güçleri ve tercih yerleri değişmiştir. Bu sistemin ilk belirtisini kredi kartlarının verilmesi ile görmekteyiz. sokak ortalarında dağıtılan kredi kartları sayesinde her kesimde çalışan yada çalışmayan herkesin bir kredi kartı olmuş ve bu sayede alım şekilleri de değişmiştir. Bu sistemde ilk etkilenenlerin bakkallar olduğunu görmekteyiz. Memur müşteriler, arkasından, işçi müşteriler bu yerleri terk etmiştir. Bakkal Hasan ağa bu duruma önce akıl erdirememiştir, öyle ya yılların memur Ahmet beyi, işçi Kamil’ i kendisini terk etmiştir. O da ne yapsın günlük ihtiyaçları satmaya başlamış, gazete, ekmek ve bisküvi ile yaşamını sürdürmeye çalışmıştır.

Küreselleşmenin ikinci kademesini büyük zincir mağazaların şehri sarması, hatta bakkal Hasan ağa’ya komşu olacak şekilde yanına kadar gelmesidir. Hasan ağa ‘’ bunlar veresiyeyi sever ‘’ diye umutlanmış fakat kredi kartlarını görünce bu tezini de yanlış olduğuna karar vermiştir. Bu durum sadece Hasan ağa ile de sınırlı değildir. Konfeksiyoncu komşusu, ayakkabıcı arkadaşı hepsi aynı durumdan nasibini almışlardır. Hele kasap arkadaşının durumu daha da kötüdür. Bu sistemden kurtulan tek esnaf karşı komşusu berber Murat olmuştur. Küreselleşmenin yenemediği tek esnaf o kalmıştır.

Küreselleşme günümüzde değerli esnafımızı bazı kararlar almaya itmektedir. Bunlar
1. Bir yerlerden sermaye bularak işi büyütmek ve güçlü olmak, olmadı bu bize uymadı diyorsanız,

2. Birkaç esnaf arkadaş bir araya gelerek ve sermayelerini birleştirerek büyüklere karşı, büyük olarak mücadele etmek, yapma hocam biz onlar anlaşamam diyorsanız.
3. Ya gittiği yere kadar gitmek, ya da bu piyasadan çekilmeniz gerekmektedir.

Bizler sizleri kaybetmek istemiyoruz, sizleri seviyoruz ama o mağazalar o kadar ışıltılı, çeşit bol, her şey bir arada, seçme şansımız var, hele bir de kredi kart cebimizde ise, ihtiyacımız üç ise on üç alım dönüyoruz.

Hiç yorum yok: